Futbolun adalete ihtiyacı var
Konyaspor bu hafta sahasında Trabzonspor’u konuk etti. Özellikle ligin ikinci yarısında şanssızlıkların pençesine takılıp kalan Konyaspor için şanssızlıkların devam ettiği bir müsabaka oynandı.
Futbolda iyi olmak, iyi oynamak yetmiyor.
Futbolcu ve teknik adamın form durumu, sakat ve cazalı oyuncular, hakem hataları ve son vuruş şansı futbolun içinde olan durumlar.
Konyaspor özellikle ligin ikinci yarısında sakat ve cezalı futbolcuların çokluğundan çok sıkıntı yaşadı. Konyaspor’da bu hafta da Yatabare ve Ali Turan kart cezalısıydı, defansın bel kemiği iki oyuncu Filipovic ve Diagne ise sakatlıkları nedeniyle sezonu erken kapattılar. Konyaspor bu hafta Jevtovic ve Uğur tandemiyle defansta mücadele etti. Jonsson ve Volkan ise orta alanda göbeği oluşturdu.
Forvette ise Mücahit görev yaptı, karşılaşma boyunca 10 ikili mücadele kazanan Mücahit görevini yaptı ve arkasından gelen oyunculara koridor açtı.
Konyaspor-Trabzonspor mücadelesi gol pozisyon açısından heyecan verici bir müsabaka oldu. Konyaspor çok sayıda fırsattan yararlanamadı, buna karşı Trabzonspor karşısında kalesinde güven veren bir Serkan izledik. Serkan bu hafta alınan 1 puanda önemli rol oynadı.
Konyaspor onca olumsuzluğa rağmen müsabakayı kazanacak bir oyun oynadı ancak, Halis Özkahya formsuz bir gününde olunca Konyaspor’un 3 puan kazanması mümkün olmadı. Müsabakada Konyaspor Halis hoca tarafından ne acıdır ki doğrandı. Tartışmalı iki penaltı pozisyonu var, belki Jahovic’in pozisyonuna içerde mi? dışarıda mı? diye tartışabiliriz ancak, Jahovic faul yaptı deyince ortaya tahammül edilmeyecek bir durum çıktı. Yusuf Yazıcıya çıkmayan kartlar ise saç baş yoldurdu. Spor kamuoyu içindeki Trabzon lobisi bu maçta da iş başındaydı…
Türkiye’de futbol çok seviliyor, Türkiye ligi bütçe olarak Avrupa’da 6 sırada ancak başarı sıralamasında 8 sırada kendine yer buluyor. Yunanistan ve Belçika Türkiye’yi geçmek üzereler. Türkiye’de futbol adil sadece sahada oynanamadığından hep kaos içinde. MHK yönetimi birkaç ay önce değişti, ‘’Zihniyet değişmeden, kişilerin değişmesinin Türk futboluna her hangi katkı sağlamayacağını düşünüyordum.’’ Yaşanan olaylar ve gelişmeler bu tezimi haklı çıkarıyor. Türk futbolunun çok acil zihniyet değişikliğine ihtiyacı var.
Futbolu yöneten kurumlar Edirnespor’a da, Hakkarispor’a da eşit mesafede olmalı. Galatasaray ile Artvin Hopaspor, futbolu yönetenler için eşit mesafede olmazsa Türk futbolunun başarılı olması ve Edirne’den öte gitmesi mümkün olmaz. Nitekim Türkiye’de futbol adil bir şekilde yönetilemediği için futbolumuz Avrupa’da söz sahibi olamıyor.
Konyaspor bu sezon yine çok acı tecrübeler yaşadı, yine şanssızlıklar Konyaspor’un yakasını bırakmadı. Ben Konyaspor’u takip eden, Konya futbolundan başarı bekleyen kitleden daha agresif olmasını bekliyorum. Agresiflikten kastım şiddet olarak algılanmasın, masaya yumruğu daha sert vurup hakkımızı daha fazla arayarak olmalı.
Konyaspor’un divan başkanı, Türk futbolunda sözü geçen biri. Divan başkanı olarak görevini yapan kişiden, Konyaspor sahada doğranırken de daha güçlü olup, Konyaspor’un haklarına sahip çıkmasını bekliyorum…
