Evde ne okunur? 17.04.2020
Koronavirüsten dolayı evde vakit geçirenler için Yeni Haber Gazetesi tarafından günlük hazırlanan 'Evde ne okunur?' köşemizde bugün...
Bab-ı Esrar-Ahmet Ümit
Kayıp babasıyla doğacak çocuğu arasında kalmış bir kadın. Hayatın anlamını arayan bir insan: Karen Kimya... Kapıları sırlara açılan bir kent. Sırların mucizelere dönüştüğü geceler. Mucizelerin hakikat sayıldığı zamanlar... Yedi yüz yıl öncesinden gelen bir fısıltı. Aşkı sadece aşkla tartanların ıtırlı soluğu... Ölümün yok edemediği bir sevda... Yıllara direnen bir sevgi; Şems-i Tebrizi ve Mevlâna Celaleddin-i Rumi. Günümüzden yedi yüz küsur yıl öncesine uzanan gerilim dolu, heyecan yüklü, mistik bir serüven. “Taşta kan vardı. Bahçede ürkütücü bir serinlik. Cinayetin tek tanığı dolunaydı. Hiç şaşırmadan, ürpermeden, korkmadan bakıyordu uzun boylu kavak ağaçlarının ölü yapraklarının arasından. Yedi kişiden en genç olanı vurmuştu kapıya. En yaşlı olanı çağırmıştı içeridekini. Yedi kişinin yedisi birden saplamıştı bıçaklarını içeriden çıkana. Taşta kan vardı. İnsanların yüreklerinde nefret, dolunayda derin bir sükûnet…
Bir İdam Mahkumunun Son Günü-Victor Hugo
Bir İdam Mahkumunun Son Günü, idamı bekleyen bir adamın dilinden yazılmış olmasıyla etkileyici bir anlatıma sahip. Romantizm akımının en güçlü temsilcisi olan Hugo, ölüm korkusu ve merhamet duygularını okuruna sarsıcı bir empati ile hissettiriyor. Eser, ölüme yaklaşan bir insanın ruh halindeki değişimleri başarılı bir şekilde ortaya koyması sayesinde aynı zamanda psikolojik bir roman olma özelliği de taşıyor. İdamı “devrimlerin yok edemediği kaide” olarak nitelendiren Hugo, kitabının ön sözünde bu infaz yöntemi hakkındaki görüşlerini okuruna bir manifesto havasında sunuyor. Sonrasında ise romanının ön hazırlığını, kitabın konusuna dair konuşmaların yer aldığı bir tiyatro piyesiyle yapıyor. Yazar, bu kısımda topluma ve kitabına karşı eleştirilerini doğrudan halktan kişiler aracılığıyla yaparak farklı bir çalışma ortaya koyuyor. Romanın son kısmında yazar, okurunu cinayet suçu ile tutuklanan ve mahkemede beş hafta sonra idam edileceğini öğrenen bir adamın satırlarıyla baş başa bırakıyor.
Güneşi Uyandıralım-Jose Mauro De Vasconcelos
Şeker Portakalı'nın sevimli, küçük kahramanı Zeze işte yine karşınızda. Gözlerinin içi yine ışıl ışıl, yüreği yine sevgi dolu. Ama hüzünleri, biraz daha büyümüş bir çocuğun hüzünleri. Küçüklüğündeki küçük Şeker Portakalı yok, ama bu kez de yüreğinde sevgili kurbağası var. Zengin ve aşırı alıngan bir aile tarafından evlat edinilmiş. Ama Zeze yeni babasının iyi niyetine karşılık vermiyor. Evdeki biricik dostu, aşçı Dadada. Bir de düşlerindeki, yeri doldurulamayan, yüreğine kadar sokulup yerleşen kurbağa ve bir filmde görerek gerçek babasının yerine koyduğu ünlü Fransız şarkıcısı Maurice Chevalier. Çok parlak bir öğrenci olan Zeze sırılsıklam âşık oluyor. O güne kadar herkesi kızdıran, kimi de tehlikeli şeytanlıklar yapan bir çocuk. Çocukluğunun sonu, yeniyetmeliğin ilk adımları, verilmesi gereken yalnızlık sınavı...Zeze'nin, dostlarını hayâl kırıklığına uğratması olanaksız. Onun her yaştan pek çok dostu olduğunu da iyi biliyoruz. Şeker Portakalı'nın devamı olan Güneşi Uyandıralım'ı da çok seveceğinize inanıyoruz. Dizinin üçüncü kitabı olan Delifişek'te bu kez, Zeze'yi delikanlılık yaşında bulacaksınız.
İçimdeki Müzik-Sharon M. Draper
Şimdiye kadar tek kelime konuşmadım. Neredeyse on bir yaşındayım. İngiltere'nin saygın edebiyat ödüllerinden Coratta Scott King ödüllü yazar Sharon M. Draper'dan hüzün ve umut dolu soluksuz okunacak bir roman. Gerçek bir yaşam öyküsünden ilham alınarak kaleme alınmış. 11 yaşındaki Melody'nin hastalığının adı Spastik ikili kuadripleji yani beyin felci. Yürüyemiyor, konuşamıyor, tekerlekli sandalyeye mahkum. Hiçbir uzvuna komut veremeyen bu küçük kızın beyni ise mükemmel işliyor. Hikâye Melody'nin öğretmenlerine, arkadaşlarına, komşularına kısaca dış dünyaya kendini kanıtlama çabasını anlatıyor. İncelikli, naif, akıcı, komik ve ilham verici bir eser. Sesini asla unutamayacağınız bu cesur kızla tanışmaya hazır mısınız?
HAZIRLAYAN: GÜLŞEN YILMAZ