Erbaş'tan Regaib Kandili mesajı
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Regaib gecesini ve içinden geçtiğimiz mübarek zamanları, aramızdaki sevgi ve kardeşliğin daha da güçlenmesine vesile kılalım. Her yönüyle güzel bir hayatın ve onurlu bir duruşun miladı yapalım" dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Regaib Kandili dolayısıyla yayımladığı mesajında, Regaib gecesinin rahmet, bereket ve mağfiret iklimi üç ayların başlangıcının habercisi olduğunu anımsattı.
Mübarek gün ve gecelerin varoluş gayesini idrak etmek, kulluğu gözden geçirmek, insani ilişkileri ve bütünüyle hayatı muhasebe edebilmek için çok kıymetli zamanlar olduğunu vurgulayan Erbaş, "Regaib gecesinde öncelikli görevimiz, ellerimizi ve gönüllerimizi açarak daha iyi bir kul, daha duyarlı bir Müslüman olma azmimizi tazelemektir." değerlendirmesinde bulundu.
Şiddet, savaş ve haksızlıkların yaygınlaştığı, hayatı yaşanmaz hale getiren kötülüklerin sıradanlaştığı, kin, öfke ve fitnenin körüklendiği bir çağın içinden geçtiklerine işaret eden Erbaş, "İnsanların merhamet, muhabbet ve kardeşlik gibi duygulara muhtaç kaldığı böyle bir zamanda bizlere düşen, 'Ey Allah'ın kulları kardeş olun' nebevi uyarısına sımsıkı sarılarak daha huzurlu ve güvenli bir hayat, daha güzel ve müreffeh bir gelecek için gönüllerimizi sevgi, şefkat ve uhuvvette buluşturmaktır." açıklamasını yaptı.
İslam aleminin Regaib Kandili'ni tebrik eden Erbaş, şunları kaydetti:
"Regaib gecesini ve içinden geçtiğimiz mübarek zamanları, aramızdaki sevgi ve kardeşliğin daha da güçlenmesine vesile kılalım. Her yönüyle güzel bir hayatın ve onurlu bir duruşun miladı yapalım. Kitabımızla olan ilişkimizi, Rabbimizin emir ve yasaklarına, helal ve haramlarına karşı duyarlılığımızı yeniden gözden geçirelim. Ailemiz ve yakınlarımızdan başlamak suretiyle milletimize, devletimize, çevreye, tabiata, hayatı paylaştığımız tüm varlıklara karşı sorumluluklarımızı tefekkür edelim. Yitirilen insani değerlerin ihyası için çalışmanın ve gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmanın hepimiz için imani, ahlaki ve insani bir yükümlülük olduğu bilincini kuşanalım. Huzurun ve mutluluğun geçici olan şeylerde değil, Rabb'imizin bizden istediği kalıcı salih amellerde olduğu idrakiyle takva ve hayırda yarışarak ömrümüzü bereketlendirelim. Hayatımızı iman, ilim, hikmet ve hakikat nuruyla aydınlatmanın ve ebedi alemde yüzümüzü güldürecek iyiliklerimizi çoğaltmanın gayreti içinde olalım."
