Çocuk yaşta başladıkları kestane satıcılığını 30 yıldır aynı yerde sürdürüyorlar

Trabzon'un Ortahisar ilçesinde yaşayan Ali Yeşilyurt ile Mustafa İhtiyar, yıllardır aynı noktada kurdukları seyyar tezgahta pişirdikleri kestaneleri satarak ailelerinin geçimini sağlıyor- Ali Yeşilyurt:- "Burası benim evim gibi artık. Herkes beni tanır"-

Çocuk yaşta başladıkları kestane satıcılığını 30 yıldır aynı yerde sürdürüyorlar

TRABZON (AA) - GAZİ NOGAY - Trabzon'da, çocuk yaşta kestane satıcılığına başlayan Ali Yeşilyurt ve Mustafa İhtiyar, 30 yıldır aynı yerde seyyar tezgahta kestane pişiriyor.

Kış mevsimiyle insan yoğunluğunun fazla olduğu cadde ve sokaklarda kurulan seyyar tezgahlarda yapılan kestane kebabı, soğuk havalarda tüten dumanı, el yakan sıcaklığı ve eşsiz lezzetiyle satışa sunuluyor.

Seyyar tezgahlarda pişmişinin yanı sıra çiğ olarak da satılan kestane, birçok kişiye gelir kaynağı oluyor.

Ortahisar ilçesinde 46 yaşındaki Ali Yeşilyurt ile 43 yaşındaki Mustafa İhtiyar, çocuk yaşlarda başladıkları kestane satıcılığını yıllardır sürdürüyor.

Kentin işlek yerlerinden Kahramanmaraş Caddesi'nde kestane satan iki çocuk babası Yeşilyurt, baba mesleğine 34 yıldır aynı yerde devam ettiğini söyledi.

İlkokul yıllarında kestane satan babasının yanında çalışmaya başladığını anlatan Yeşilyurt, "Yazın mısır, kışın kestane satıyorum. Allah'a şükürler olsun evime bakıyorum. İki çocuğum var. Onları bu iş sayesinde okuttum ve büyüttüm. Oğlum üniversiteyi bitirdi, kızım halen okuyor." diye konuştu.

Yeşilyurt, her gün saat 09.00 gibi tezgahın başına geldiğini ve ilk iş olarak mangal kömürüyle sobayı yaktığını, daha sonra kestaneleri çizerek pişirmeye başladığını aktardı.

İyi kestanenin sırrının kaliteli olmasıyla ilişkili olduğunu dile getiren Yeşilyurt, "Ne fazla ince ne de iri olacak. Aslında ince kestane biraz daha tatlı ama çok ince olunca vatandaşlar istemiyor. O yüzden ben orta büyüklüktekini alıyorum." dedi.

Kendi evi gibi gördüğü tezgahında saat 22.00'ye kadar satış yaptığını belirten Yeşilyurt, şöyle devam etti:

"Burası benim evim gibi artık. Herkes beni tanır. Yıllardır aynı yerdeyim. Rahmetli babam bana 'Oğlum kim elini sürerse hiçbir şey deme. Herkesin göz hakkı vardır.' derdi. O yüzden benim tezgahtan kim alırsa alsın, hiçbir şey demem. Kapım herkese açık. Parası olana da olmayana da veriyorum. Göz hakkını veriyorum."

- "Geçimimi bu işle sağlıyorum"

Uzun Sokak'ta 30 yıldır kestane satan üç çocuk babası Mustafa İhtiyar da ana geçim kaynağının bu iş olduğunu, yaz aylarında da kestane olmadığı için mısır sattığını söyledi.

Ailesine bu işten kazandığı gelirle baktığını ifade eden İhtiyar, "Tezgahımız belediye onaylı. Zamanı gelince dilekçelerimizi veriyoruz, işgaliyemizi ödüyoruz. Sağ olsun yardımcı oluyorlar." diye konuştu.

Kestanenin kış aylarının sevilen ürünü olduğunu, özellikle soğuk havalarda daha çok satış yaptığını dile getiren İhtiyar, günlük 5 ila 20 kilogram arasında kestane sattığını kaydetti.

İhtiyar, soğuk havalarda satış yaparken zorluk çektiklerini belirterek, "Çok soğuk olunca sobayla ısınıyoruz. Fırtına falan olunca tezgahı hiç açmıyoruz zaten. Sabah saat 9-10 gibi geliyorum, akşam da 10.00 gibi kapatıyoruz. Müşterilerimiz artık hangi saatte kestane bulacağını biliyor." ifadesini kullandı.

Kaynak: