CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, canlı yayında soruları yanıtladı:

"En çok başörtülü kızlarla helalleşmek isteriz. Hata yaptık, başörtülü kızlar üniversiteye alınmadığı zaman itiraz etmedik. Kurumsal olarak bir eksiğimiz var, o nedenle bunu söylüyorum"- "Toplumun değişik kesimlerinde ciddi rahatsızlıklar var ama hiç kims

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, canlı yayında soruları yanıtladı:

İSTANBUL (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "En çok başörtülü kızlarla helalleşmek isteriz. Hata yaptık, başörtülü kızlar üniversiteye alınmadığı zaman itiraz etmedik. Kurumsal olarak bir eksiğimiz var, o nedenle bunu söylüyorum" dedi.

Kılıçdaroğlu, Haber Global TV'de Candaş Tolga Işık'ın, ''Az Önce Konuştum'' programında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Türkiye İstatistik Kurumuna (TÜİK) emekli, memur ve çalışanın aylıklarını korumak için gittiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Oraya gitmem bilgi almak içindi. TÜİK'in sitesinde 'Merkezden herkes bilgi alabilir' yazıyor. Bize, 'Burayı açamayız' dediler. İlk kez milletvekiline resmi devlet dairesi kapatılmıştır. TÜİK'e neden şimdi gittim? TÜİK'e girebilseydik, 'Yüzde 21,30'u nasıl hesapladınız?' diyecektim. Bu rakamları esas alarak emekliye aylık bağlayacaklar, asgari ücreti bağlayacaklar, memur maaşlarına zam yapacaklar. 'Verdiğiniz rakam doğru değil. Ne yaptığınızın farkında mısınız?' diye soracaktım ama soramadım." şeklinde konuştu.

İktidara geldiklerinde ilk olarak Ekonomik Sosyal Konseyi toplayacaklarını aktaran Kılıçdaoğlu, eskiden 3 ayda bir toplanan konseyin en son 5 Şubat 2009'da toplandığını söyledi.

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Artık devlet yönetilmiyor. Merkez Bankasına müdahale ederseniz en büyük hatayı yaparsınız. Devletin liyakatle yönetilmesi gerekir. Siyasi partiler devlet değildir. Siz devleti allak bullak edemezsiniz. Liyakati yok ederseniz, yozlaşma başlar. Devleti yönetmek zor bir şey değil. Çünkü herkesin görevi yasa ve tüzüklerle tanımlanmıştır. Bu tanımlanan görevlere o işin ehlini getirirseniz zaten başınız ağrımaz. Bunlar devleti yönetme erkini kaybetmişler. Bu millet bu iktidara güvenmiyor. Güvense parasını bankalarda dolar olarak tutmaz. Bu millet sana güvenmiyorsa orayı terk edeceksin. Şu an 'Seçime kadar ne götürürsem kardır' mantığı çalışıyor. İşe en iyi yapanı getireceksiniz. Bürokrasi ehil ellerde olmalı, olmayınca ülke bu hale geliyor. Devletin hafızası bürokrasidir. "

Kılıçdaroğlu, asgari ücret konusuna da işaret ederek, ''Asgari ücret, dolar kuru bugün 14 lira dersek, 384 dolar olmalı, bu da şu anki kur itibarıyla 5 bin 376 lira yapıyor. Bu arada sanayicinin korunması, asgari ücretin gelir vergisinden muaf olması lazım. O zaman sanayici de 5 bin 376 liraya itiraz etmez. Aksi halde insanları açlığa mahkum edersiniz." dedi.

- "Hiçbir anne çocuğunu aç yatırmayacak"

Aile Destekleri Sigorta Projesi ile yoksulluğun önüne geçeceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bunlar, yoksulluğu bitirmek değil yönetmek istiyorlar, 'Ben sana makarna vereyim sen bana oy ver' diyorlar. O yüzden biz kimseyi rencide etmeden yardımı o evin kadınının banka hesabına yatıracağız. Bu sigorta dalını ilk 6 ay içinde uygulamaya koyacağız. Her evde mutlaka bir sigortalı olacak, hiçbir anne çocuğunu aç yatırmayacak." ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, "SSK'yı siz mi batırdınız? sorusunu, "Şimdi SGK'da açık daha çok büyüdü ama Erdoğan'ın sesi çıkmıyor. Benim dönemime ait onlarca müfettiş görevlendirdiler ama hiçbir şey bulamadılar. SGK'da çok büyük açık var ama sesi çıkıyor mu? Çünkü devleti bilmiyor." şeklinde yanıtladı.

Her şeyi düzelteceklerini, kimsenin umutsuzluğa kapılmaması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, ekonomiyi düzeltmek için 4 aşamalı bir strateji uygulayacaklarını kaydetti:

Kılıçdaroğlu, ''Gerçek anlamda demokrasiyi getireceksiniz. Herkes, 'Can ve mal güvenliğim var' diyecek. Devleti yönetenler 3 adım öncesini görmeli. Bunlar önlerini göremiyor. Aile Destekleri Sigorta Projesinin yanı sıra izleyeceğimiz stratejinin diğer unsurları, üretim, güçlü bir sosyal devlet ve sürdürülebilirliktir. Bunların temeli de liyakattir. Bu 4 unsuru yapamazsanız ülkeyi düzlüğe çıkaramazsınız, biz bunları yapacağız." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin en büyük sorununun sistem olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, devletin bir kişiye teslim edilemeyeceğini ifade etti.

Ülkeye güçlendirilmiş parlamenter sistemin, gerçek anlamda bir demokrasinin gelmesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, milli iradenin vesayeti kabul etmeyeceğini söyledi.

- "Belediye başkanlarımız başarılılar, başarılarını kanıtlamaları lazım"

Kılıçdaroğlu, CHP'li belediye başkanlarının cumhurbaşkanlığı adaylığı konusuna ilişkin soruyu da şöyle yanıtladı:

"İsteğimiz, ittifakın güven içinde görev yapmasıdır. İsteğimiz, Türkiye'nin bugünkü tablodan süratle çekilip çıkarılmasıdır, demokratik parlamenter sistemin güçlendirilmesi ve bir an önce hayata geçirilmesidir. Belediye başkanlarımız başarılılar, başarılarını kanıtlamaları lazım. Bu konudaki düşüncelerimi daha önce de açıkladım."

Millette bıçağın kemiğe dayandığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bunların haberi yok. Toz pembe bir tablo çiziyor bunlar. Devletin çarkını yeniden işleteceğiz. 6 ay içinde devletin çarkları hak ve adaletten yana dönecek." diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, tüm siyasi parti liderlerinin bir tartışma programına çıkmasına olumlu baktığını vurgulayarak, "Ancak Sayın Erdoğan ve Bahçeli katılacak mı? Katılamayacak. Karşı taraflar olmayınca monolog oluşur." dedi.

- "En çok başörtülü kızlarla helalleşmek isteriz"

"En çok kiminle helalleşmek istersiniz?" sorusuna karşılık da Kılıçdaroğlu, "En çok başörtülü kızlarla helalleşmek isteriz. Hata yaptık, başörtülü kızlar üniversiteye alınmadığı zaman itiraz etmedik. O dönemin YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan ile görüştük ve üniversiteye alınmalarını istedik. Kurumsal olarak bir eksiğimiz var, o nedenle bunu söylüyorum." dedi.

Helalleşmek kadar hesaplaşmak da istediklerini aktaran Kılıçdaroğlu, "Eğer yolsuzluk yapmışsanız, kul hakkı yemişseniz, ben sizinle nasıl helalleşeceğim. Bunun kararını yargı verir. Yüreğinde insan sevgisi olan herkesin hesaplaşmaya açık olması lazım." ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, yeni yıla ilişkin ise şu mesajı verdi:

"Çok güzel bir ülkedeyiz, güzel insanlarımız var. Ekonomik ve sosyal bakımdan bazı sorunlar var biliyorum. Toplumun değişik kesimlerinde ciddi rahatsızlıklar var ama hiç kimsenin umutsuzluğa kapılma hakkı yok. Her birimiz umudumuzu büyütmeli ve yeşertmeliyiz. Önümüzdeki süreçte gençler, Türkiye'nin kaderini belirleyecek. Sandığa ilk kez gidip oy kullanacak 6 milyon 300 bin evladımız var. Bunlar demokrasi, özgürlük, beraber yaşama istiyorlar. Bunlar kimlik siyasetinden rahatsızlar. Bunlar inanç siyasetinden rahatsızlar. Bunlar Türkiye'nin güzelleşmesini ve Türkiye'nin kucaklaşmasını istiyorlar. Bunu yapacağız. Herkes de bundan emin olsun."

Kaynak: