Bakan Selçuk: Okulların sokaktan daha güvenli olduğunu ispat etme imkanı bulduk
Milli Eğitim Bakanı Selçuk, "Salgının yükselişte olduğu şu dönemde aldığımız tedbirler vasıtasıyla okulların çarşıdan, pazardan, sokaktan daha güvenli olduğunu ispat etme imkanı bulduk." dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının iş birliği çerçevesinde gerçekleştirilen "Okulum Temiz Projesi" kapsamında Gaziantep'teki okullara sertifikaları dağıtıldı.
Akkent Kongre Merkezi'nde düzenlenen sertifika dağıtım törenine Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank video konferans yöntemiyle katıldı.
Bakan Selçuk, konuşmasında, İzmir'de meydana gelen depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet yaralılara şifa diledi, İzmir halkına geçmiş olsun dileklerini iletti.
Bakan Ziya Selçuk, şöyle konuştu:
"Salgının yükselişte olduğu şu dönemde aldığımız tedbirler vasıtasıyla okulların çarşıdan, pazardan, sokaktan daha güvenli olduğunu ispat etme imkanı bulduk. Bu toplantı bile Türkiye'nin sinerjisini, el birliğiyle neler yapılabileceğini göstermek için tek başına yeter. İnşallah bundan sonra okullarla ilgili velilerin beklentisini çok daha yüksek seviyede karşılayacak seviyeye geleceğiz. Bize dediler ki 'Okulları açarsanız veliler yüzde 34 oranında katılım gösterilecek, araştırmalar onu gösteriyor' ama şu an yüzde 80'leri aşan bir veli-öğrenci katılımı var. Bu ne demektir; 'Ben geldim okulları gördüm, okulların şartlarına baktım ve mutlu olduğum için çocuğumu okula gönderme konusunda kararsız kalmadım."
Selçuk, "Okulum Temiz Projesi"nde emeği geçenlere teşekkür ederek, okul müdürlerinin burada ciddi bir emek harcadığını söyledi.
Bakan Varank: Gaziantep burada büyük bir başarıya imza attı
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ise İzmir depreminde hayatını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve yaralılara da acil şifalar diledi.
İzmir'deki yaraları sarmak için devletin tüm imkanlarıyla seferber ve tek yürek olduğuna dikkati çeken Varank, "Kurtarma ekiplerimiz dur durak bilmeksizin can siparane bir çaba sergiliyorlar. Bir yandan kayıplarımızın acısını ülkece çok derinden hissediyor, bir yandan da gelen mucize haberleriyle seviniyoruz, umutlanıyoruz. Hala enkaz başında bulunan tüm yardım gönüllülerimize Rabbimden kolaylıklar diliyorum, ayaklarına taş değmesin diyorum." dedi.
Koronavirüs salgınıyla birlikte Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak etkin çözümler geliştirmeye odaklandıklarını anlatan Varank, şöyle devam etti:
"Türk Standartları Enstitümüz aracılığıyla da günlük hayata doğrudan dokunan yenilikçi işlere imza attık. Değişen şartlara göre ihtiyaçları hızlıca tespit ettik, çözüm önerileri geliştirdik. Bu sayede de pek çok vizyoner uygulamayı zaman kaybetmeksizin hayata geçirdik. İlk aşamada üretim tesisleri için alınması gereken tedbirleri belirledik. Sanayi kuruluşlarımız için Kovid-19 Hijyen, Enfeksiyon Önleme ve Kontrol Kılavuzu'nu yayımladık. Kılavuzda yer alan standartları sağlayan ve süreçlerini buna uygun yürüten işletmeleri bize başvurmaları halinde denetliyoruz. Denetimi başarıyla geçen firmalara da Kovid-19 Güvenli Üretim Belgesi veriyoruz. Sanayi için başlattığımız bu politika, diğer sektörlerde de büyük ilgi gördü. Biz de kılavuza yeni alanlar ekleyip turizm ve hizmetler sektörlerini çalışmalarımıza dahil ettik."
İki bakanlığın iş birliği
Okullarda yüz yüze eğitimi sağlıklı ve güvenli koşullarda gerçekleştirmek adına geçen aylarda Milli Eğitim Bakanlığı ile önemli bir protokole imza attıklarını anımsatan Varank, şunları söyledi:
"İki bakanlığımız iş birliği içinde çalıştı ve eğitim kurumlarına yönelik Hijyen Şartlarının Geliştirilmesi, Enfeksiyon Önleme ve Kontrol Kılavuzunu hazırladık. Kılavuzda okula girişte hangi kontrollerin yapılacağı, sınıflarda sıra dizilimi ve yerleşim planı detayları, havalandırmanın nasıl sağlanacağı, şüpheli bir durumla karşılaşıldığında, uygun alanın belirlenip ilgili kişilerin izole edilmesi gibi farklı konularda kuralları belirledik. Servisler, derslikler, oyun alanları, laboratuvarlar, öğretmen odaları ve yemekhaneler gibi tüm yerlerde hijyenik koşulların sağlanıp planlı olarak sürdürülmesini amaçladık. Uygulamaya geçen devlet okulları Milli Eğitim Bakanlığımıza, özel okullarsa TSE'ye başvurdular. Ekiplerimiz bu okulları yerinde denetleyip kontrol ve belgelendirmesini yaptılar. Uygulama aşamasını başarıyla geçen okulları da Okulum Temiz belgesiyle belgelendirmeye başladık. Gaziantep işte burada büyük bir başarıya imza attı, biz de bu başarıyı rol model olsun diye tüm Türkiye’ye duyurmak istedik."
Bakan Varank, valilik, büyükşehir belediyesi ve bakanlıkların üstün çabaları sonucunda Gaziantep'teki bin 157 okulun tamamının Okulum Temiz Belgesini almaya hak kazandığını aktararak, "Bu kayda değer başarıda, takım ruhunun payı gerçekten çok büyük. Bakanlıklarımızla yerel idareler arasındaki 7/24 iş birliği ve hedefe odaklanma bize bu başarıyı getirdi. Okulum Temiz Belgesi sayesinde çocuklarımız hijyen şartları en üst seviyeye taşınmış ve gerekli tedbirleri alınmış ortamlarda eğitim hayatlarına devam ediyorlar. Velilerimiz, evlatlarını gönül rahatlığı içinde okullarına gönderirken çocuklarımız da salgının yayılmasında bir risk unsuru olarak inşallah gündeme gelmeyecek." ifadelerini kullandı.
Bakan Varank, yakın zamanda Gaziantep'te TÜBİTAK kitap satış mağazasının açılacağını, aynı zamanda yerel dinamiklerle beraber kentteki tüm öğretmenlerin bu yayınlara ulaşımının sağlanacağını sözlerine ekledi.
