ATO Başkanı Baran'dan "2022 yılında yatırım, üretim ve ihracata devam" mesajı:

"Türkiye'ye güveniyor ve küresel sorunların olduğu bu dönemin ülkemize fırsat pencereleri de açtığının farkında olarak, üretmeye, istihdamı artırmaya ve dış pazarlarda büyümeye devam etmeyi istiyoruz"- "Türkiye, dünyanın yeni tedarik merkezi olabileceğini

ATO Başkanı Baran'dan "2022 yılında yatırım, üretim ve ihracata devam" mesajı:

ANKARA (AA) - ZEYNEP CANLI - Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, "Türkiye'ye güveniyor ve küresel sorunların olduğu bu dönemin ülkemize fırsat pencereleri de açtığının farkında olarak üretmeye, istihdamı artırmaya ve dış pazarlarda büyümeye devam etmeyi istiyoruz." dedi.

Baran, AA muhabirine, 2021 yılındaki gelişmelere ve 2022 yılına ilişkin hedeflere ilişkin değerlendirmede bulundu.

Kovid-19 salgın sürecinin dünyada ortaya çıkardığı ham madde fiyatlarındaki artış ve bozulan arz-talep dengesine dikkati çeken Baran, bu nedenle ABD ile Avrupa ülkelerinin de enflasyonda yükseliş, gıda, navlun ve enerji fiyatlarında artış, daha düşük karbon salımına geçişin getireceği maliyetler, iklim değişikliği, yeşil ekonomi, dijitalleşme ve çip krizi, tedarik sorunları gibi konularla karşı karşıya kaldıklarını, bunların yeni yılda da gündemi meşgul edeceğini söyledi.

Baran, böyle bir ekonomik tablonun Türkiye'ye yansımasının kaçınılmaz olduğuna işaret ederek, jeopolitik açıdan önemli bir noktada olan ülkenin hem ekonomik hem de siyasi gücünü koruması gerektiğini bildirdi.

Türkiye'nin yatırım, üretim ve ihracat için önemli fırsatlar sunduğunu vurgulayan Baran, bu durumu büyüme rakamlarının da desteklediğini dile getirdi.

Baran, ülkenin salgın sürecinde gerek coğrafi konumunun avantajı gerek genç nüfusu gerekse üretim gücünün doğru yönetimiyle pozitif sonuçlar ortaya koyacağını gösterdiğine dikkati çekerek, "Türkiye, dünyanın yeni tedarik merkezi olabileceğini ortaya koydu. Yatırım, üretim ve ihracat yeni yılın hatta bundan sonraki yılların anahtarları olacak. Salgın süreci, ticareti coğrafi olarak yakın noktalardan yapmanın önemini ülkelere gösterdi. Lojistik maliyetlerindeki yükselme de bunu destekledi." diye konuştu.

Baran, Asya, Afrika, Avrupa ve Orta Doğu'ya kolaylıkla ulaşılan bir ülke olan Türkiye'nin, bu avantajla üretim yelpazesini genişleterek, ihracatta yeni rekorlara koşabileceğini anlattı.

- "Hedef katma değerli üretim"

Türkiye'nin aynı şekilde ihraç ettiği ürünü üretmek için yurt dışından temin ettiği ham maddeyi de üreterek yerlilik ve millilik oranını artırabileceğini belirten Baran, Türk özel sektörünün bunu yapacak dinamizme sahip olduğunu söyledi.

Baran, katma değerli üretimin ve markalaşmanın önemini herkesin bildiğini ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu:

"Hedefimiz ihracattaki kilogram fiyatlarını yükseltmek yani katma değerli üretim yapmak olmalı. Ankara olarak zaten bu açıdan ülkemizde öncü bir şehir durumundayız. Genç nüfusumuzun oranı yüksek. Bu da hem iç piyasadaki canlılık hem de üretim gücü açısından büyük avantaj sağlıyor. Dövizdeki dalgalanmanın önüne geçen, Türk lirasının stabilizasyonunu sağlayan önlemlerin kısa sürede sonuç vereceğini, yatırım, üretim ve istihdam için daha da cazip koşulların oluşacağına inanıyoruz. İş dünyası olarak, başta KOBİ'lerimiz olmak üzere tüm işletmelerimiz için üretim ve yatırım odaklı büyüme modelinin ülkemizin sürdürülebilir büyümesi açısından bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Yatırımlarımızı artırarak, tevsi yatırımlarıyla kapasitelerimizi büyütmeye ve Türkiye'nin büyümesine katkı vermeye devam edeceğiz. Türkiye'ye güveniyor ve küresel sorunların olduğu bu dönemin ülkemize fırsat pencereleri de açtığının farkında olarak üretmeye, istihdamı artırmaya ve dış pazarlarda büyümeye devam etmeyi istiyoruz. Döviz kurundaki dalgalanmanın önüne geçilerek stabilizasyonun sağlanmasıyla Türkiye'nin 100'üncü yılına ekonomide yeni bir anlayışla, üretim ve ihracatı güçlendirerek gireceğine inanıyorum."

- "Coğrafi işaretli ürünlerle ilgili çalışmalarımızı sürdüreceğiz"

Baran, ATO olarak hem üyelerine daha kaliteli ve hızlı hizmet sunmayı hem şehrin ekonomisini geliştirmeyi hem de ülke ekonomisine katkı sağlamayı amaçladıklarını anlattı.

Yeni yılda da aynı şekilde çalışmalarını sürdüreceklerini vurgulayan Baran, "Önümüzdeki dönem, ATO olarak çalışmalarımızı salgın, iklim değişikliği ve dijitalleşme sürecinin yeniden şekillendirdiği ticari hayat üzerine kurgulayacağımız bir dönem olacak." ifadelerini kullandı.

Yol haritalarını ATO’da sektörleri temsil eden 67 meslek komitesinin kendilerine ilettiği görüş, talep, sorun ve çözümler doğrultusunda şekillendirdiklerine dikkati çeken Baran, çalışmalarını hem uzun vadeli hedeflerine hem de kısa vadeli sorunların çözümüne göre güncellediklerini dile getirdi.

Baran, 2022 yılında da üyelerinin ve çalışanlarının mesleki gelişimlerine yönelik eğitim, seminer, toplantılar düzenlemeye, e-ticaret ve e-ihracat seferberliğine, teknolojik ve fiziki altyapılarını iyileştirme çalışmalarına devam edeceklerini bildirdi.

Şehir ve ülke ekonomisini geliştirmeye yönelik çalışmalarını da sürdüreceklerine işaret eden Baran, şöyle konuştu:

"Uluslararası Ankara Marka Buluşmaları etkinliğinin 5'incisini yapma hedefini önümüze koyduk. Ankara'nın sağlık turizminde gelişmesi amacıyla başladığımız HİSER Projesi'ne devam edeceğimiz bu yıl, Ankara'yı tüm kentsel sorunlarını çözmüş, katma değerli üretim gerçekleştiren, bilişim, savunma sanayisi ve medikal sanayi ile ileri teknolojili sektörlerde öncü, tarım ve gıda üretiminde lider, kongre, fuar ve sağlık turizminde dünyanın tanıdığı bir başkent haline getirmeye yönelik çalışmalar yapacağız. Bu yıl ayrıca coğrafi işaretli ürünlerle ilgili çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Ankara'mızın tescilli ürünleri olan Ankara tavası, Ankara simidi, Ankara döneri ve Ankara tiftiğinin AB'de de tescili için çalışmalara başlayacağız. Ayrıca, 2023 yılında yapmayı planladığımız Uluslararası Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesi için de hazırlıklarımıza start vereceğiz."

Kaynak: