Alan'ın içeride kalması adaletsizliktir

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, TBMM Genel Kurulu'nda bir milletvekilinin Balyoz davasından hükümlü MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan ile ilgili yaptığı gündem dışı konuşmada,  "Meclis Başkanı neden adım atmıyor?" şeklindeki değerlendirmesine ilişkin, gazetecilere açıklama yaptı.

TBMM'de 24. Dönem çalışmaları başladığında tutuklu milletvekili sorunuyla karşı karşıya kalındığını anımsan Çiçek,  bu soruna  birlikte anayasal ve yasal düzenlemeleri yaparak kalıcı bir çözüm bulmak yerine, sorunun beyanat vermek suretiyle  çözüleceği yönünde birçok değerlendirmeler yapıldığını söyledi.

Bu sorunun bu yolla çözülemeyeceğini seçildiği günden itibaren Meclis'in açılış toplantılarında, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda her vesileyle ifade ettiğini vurgulayan Çiçek, şöyle devam etti:

"Yanlış kurallar, anayasada ve yasalarda durduğu sürece beyanat verilerek bu sorunun çözülemeyeceğini hem kamuoyu önünde hem de parti yetkilileriyle muhtelif zamanlarda yaptığımız toplantılarda açıklamaya çalıştım. Anayasanın 14, 76, 83 ve 84. maddeleri değişmeden sorunun çözülemeyeceğini hep vurguladık. Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda maalesef bu maddeler üzerinde bir mutabakat hasıl olmadı. 4 siyasi partinin anlaştığı 60 madde içerisinde bu maddeler yoktu.

Dolayısıyla dışarıda beyanat vererek içerideki bu yanlışlıkları ortadan kaldırmanın mümkün olmayacağını bir defa daha görmüş olduk. Sonra bir başka yol ve yöntemle tutuklu milletvekili sorunu çözüldü. Ancak bu arada iki milletvekilinin sayın Alan ve sayın Tuncel'in cezası kesinleşti ve Anayasa 84. madde uygulamasıyla karşı karşıya kaldık. Ben bu konuyu yine muhtelif zamanlardaki açıklamalarıma ilaveten 20 Mart 2014 günü yaptığım basın toplantısında bir defa daha siyasi partilere, 'gelin bu yanlışlığı düzeltelim, bu adaletsizliği ortadan kaldıralım' çağrısında bulundum. Ama kimsenin bir şey yapma çabası ve gayreti olmadı. Şimdi hükmü kesinleşmiş iki milletvekilinden sayın Tuncel dışarıda yasama faaliyetine devam ediyor, aynı konumda olmasına rağmen sayın Engin Alan içeride kalmaya devam ediyor. Bu adaletsiz bir durumdur, çarpık bir durumdur ve bunun giderilmesi gerekir."

Çiçek, bu çağrılarına kamuoyu önünde bir cevap alamadığı için en son iki Danışma Kurulu toplantısında da konuyu gündeme getirdiğini ve bunun Meclis tutanaklarında bulunduğunu ifade ederek, "4 siyasi partiye de özel olarak yaptığım çağrı ve görüşmenin dışında Danışma Kurulu'nda da 'gelin bu işi çözelim, kalıcı çözemiyorsak hiç olmazsa geçici olarak çözelim. Hükmü kesinleşmiş olanların hükmünün infazının dönem sonuna bırakılması yolundaki bir maddelik bir düzenlemeyi süratle yapalım' diye teklifimi de getirdim" dedi.

"Sayın milletvekilinin iddiası bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor"

Çiçek, kimsenin dışarıdaki gündem maddeleri içerisinde bu konuyu bir öncelikli konu olarak  henüz değerlendirdiğine şahit olmadığına işaret ederek,  şunları söyledi:

"Dünkü Danışma Kurulu toplantısında bir defa daha bu konunun adaletsizliğini, haksızlığını ve çarpıklığını vurgulayarak, 'bir an evvel bir çözüm bulalım' tarzında ifade etmeye çalıştım. O nedenle sayın milletvekilinin, 'Meclis Başkanı bir şey yapmıyor' tarzındaki iddiası bilgi eksikliğine dayanmaktadır. Şimdi bu vesileyle bir defa daha ifade ediyorum. Ortada haksız, adaletsiz bir durum vardır. Aynı konumda olanlarla ilgili uygulamada kamu vicdanının kabul etmeyeceği bir çarpık durum söz konusudur. Bunu gidermek de Meclis'in görevidir, siyasi partilerimizin görevidir. Teker teker konuştuğumuzda bu haksızlık, bu çarpıklık açıkça ifade edildiği halde bir yasal düzenleme konusunda henüz bir adım atılamamıştır. Ümit ederim bu çağrı muhataplarımızca da en kısa sürede değerlendirilir ve bu adaletsizlikte ortadan kaldırılır. Kalıcı bir çözüm anayasa değişikliğiyle bulunamıyorsa, geçici bir çözümle hükmün infazının dönem sonuna bırakılması yönünde bir adım süratle atılabilir. Aksi takdirde yarın arzu etmemiş olmamıza rağmen başka sıkıntılarla da karşı karşıya kalabiliriz. Sayın milletvekilleri kural koyan bir kurumda görev yapıyorlar. Kuralı biz koyuyoruz, yanlış kuralları değiştirmiyoruz, onun ortaya çıkardığı sorunları beyanat konusu yaparak bir sonuç elde edeceğimizi zannediyoruz. Bunun fayda vermediğini hep beraber  gördük. Onun için siyasi parti gruplarımızın bunu bir öncelikli mesele kabul edip, bu adaletsizliği bir an evvel ortadan kaldırmamız gerekiyor. Ben çözümü de zaten kendilerine söyledim."