2 çocuğun ölümüne neden oldu, işte ilk ifadeleri
Mardin'de yaya geçidinde hız yaptığı otomobiliyle çarptığı İbrahim Halil Bumanhan (10) ile Orhan Kemal Duva'nın (11) ölümüne neden olan Nurullah Çiçek, duruşmadaki savunmasında, "Onlara çarpmamak için direksiyonun kırdım. Ancak engel olamadım. Çok üzgünüm, çok pişmanım. Yaya geçidini tam olarak hatırlamıyorum. Yol üzerindeki çizgiler belirsizdi" dedi.
Kaza, 14 Temmuz akşamı, Artuklu ilçesi Vali Ozan Caddesi'nde meydana geldi. Nurullah Çiçek'in kullandığı 34 JZ 0089 plakalı otomobil, yaya geçidinden yolun karşısına geçmek isteyen İbrahim Halil Bumanhan ve Orhan Kemal Duva'ya çarptı. Çevredekilerin ihbarıyla bölgeye sağlık ekipleri sevk edildi. Ambulanslarla Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan yaralılardan İbrahim Halil Bumanhan kurtarılamadı. Orhan Kemal Duva da bir gün sonra hayatını kaybetti. Gözaltına alınan Nurullah Çiçek, işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı Kaza ise güvenlik kamerasına yansıdı.
TRAFİĞİ TEHLİKEYE DÜŞÜRECEK ŞEKİLDE ŞERİT DEĞİŞTİRMİŞ
Kazayla ilgili tutulan tespit tutanağında, Çiçek'in trafiği tehlikeye düşürecek şekilde şerit değiştirdiği, hız limitinin 50 kilometre olduğu ve geçiş üstünlüğünün yayalarda bulunduğu yaya geçidinde çocuklara 50 kilometrenin üzerinde hızla çarptığı kanaatine varıldığı belirtildi. Ayrıca, Nurullah Çiçek'in sosyal medyada aracıyla hız yaptığı videoları paylaştığı ve bir videosunda 180 kilometre hızla gittiği görüntüleri ortaya çıktı. Bazı sosyal medya kullanıcılarının da paylaşımların altına "Cani, katil" gibi kelimeler yazdığı görüldü.
İLK KEZ HAKİM KARŞISINA ÇIKTI
Nurullah Çiçek, "Taksirle öldürme" suçundan yargılandığı Mardin 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün hakim karşına çıktı. Duruşmaya sanık Çiçek'in yanı sıra sanık avukatı, mağdur yakınları ile avukatları hazır bulundu. Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada söz alan sanık Çiçek, pişman olduğunu belirterek, "Sayın Başkanım, olay günü evime gidiyordum. Orta refüjde çocukların çıktığını gördüm. Onlara çarpmamak için direksiyonun kırdım. Ancak çarpmaya engel olamadım. Böyle olmasını istemezdim çok üzgünüm, çok pişmanım. 2 veya 3 çocuğu ağacın arkasında gördüm. Frene bastım durmayınca sağa doğru kırdım. Yaya geçidini tam olarak hatırlamıyorum. Yol üzerindeki çizgiler belirsizdi. Pişmanım, tahliyemi talep ediyorum" dedi.
Sanık avukatı ise söz alıp, yoldaki üst geçitler ile yaya geçitlerinin hatalı olduğunu savundu, Karayolları'nın ihmali bulunduğunu, müvekkilinin ailelerin acısını paylaştığını ve tutukluluk süresinin göz önünde bulundurulup tahliyesini talep etti.
'BİLİNÇLİ TAKSİRLE ÖLDÜRME MADDESİNDEN YARGILANMALI'
Mağdur ailelerin avukatı İrfan Ceylan, sanığın sosyal medya fenomeni olduğunu, beğeni uğruna sürekli çektiği hız ve drift videolarını paylaştığını belirterek, "Sanık, araçlar arasında makas atarak seyrediyor. Öndeki aracın sağından geçerek yayalara çarpıyor. Çok hızlı olduğu kaza tutanağındaki fren izlerinden de belli oluyor. Bu olay sıradan bir kaza değildir. Bu yüzden "Taksirle öldürme" maddesi yerine "Bilinçli taksirle öldürme" maddesinden yargılanmasını talep ediyoruz. Olay yerinde keşif de yapılabilir. Bizler bu aşamada sanığın tutukluluk halinin devamını talep ediyoruz" diye konuştu.
İddia makamı ise delillerin ortada olduğunu ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, son sözleri aldıktan sonra kaza yerinden keşif yapılmasına, mağdur ailelerin duruşmaya katılma taleplerinin kabulüne ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı 17 Aralık'a erteledi.
'FENOMENLİK UĞRUNA İKİ CANA KIYDI'
Kazada ölen çocukların aileleri de şikayetlerinin devam ettiğini ve duruşmalara katılma taleplerinin bulunduğunu dile getirerek, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. İbrahim Halil Bumanhan'ın annesi Esra Bumanhan (37), "Fenomenlik uğruna beğeni almak için hız yapan bir cani, yaya geçidinde çocuklarımıza kıydı. İstediğimiz tek şey, adalet. Bizim canımız yandı. Başka canlar yanmasın. İçimizi bir nebze soğutacak tek şey, onun iyi bir ceza almasıdır. Türk adaletine güveniyorum. Bizim canımız yandı. Çocuklarımız gitti. Başka canlar yanmasın. Evlatlarımız suçsuz sebepsiz bir serseriye kurban gittiler. Bu gibi kazaların tekrarlanmaması için mahkemenin en ağır cezayı vermesini istiyorum. Bizim yüreğimiz yandı başkasının yüreği yanmasın diye bu tür insanlara haddinin bildirilmesini istiyorum" dedi.
Kaynak:DHA