Türk kültürünün lezzet elçisi: Kevser şekerleme
Kevser Şekerleme Pazarlama Koordinatörü Mustafa Çeçen, şirketin Türk Kültürünün ve zengin lokum çeşitlerinin tanınması adına önemli rol üstlendiğini belirterek çalışmalarıyla da lezzet elçiliği yapmaya devam ettiğini söyledi.
35 yılı aşkın süredir Konya’nın tadını dünyaya sunduklarını dile getiren Kevser Şekerlerme Pazarlama Koordinatörü Mustafa Çeçen, “Kevser, ürettiği ürünler ile hem kalitesiyle hem de farklı ürün yelpazesiyle 35 seneyi geride bırakmış ve Konya'nın yöresel, Türkiye'nin ulusal markası olmayı hak kazanmıştır. Konya'mızın tadını farklı ülkelere ve 81 vilayete taşımaya devam eden bir şirkettidir. Piyasada ve 81 vilayette şu tanımlama vardır, ‘Sadece kalite’. Ulusal marketlerde yerimiz bulunmaktadır. Türkiye’de markalaşmış marketler ile çalışıyoruz. Bu da bizim için önemli bir gururdur. Kevser’in lokumu çok seviliyor. Bu da glikoz kullanmadığımız içindir. Hakk’ın terazisi vardır bu teraziyi iyi dengelemek gerekir şirketimizin alın teri şükürler olsun ki helal kazançtır’ şeklinde konuştu.
KONYA’DA ÜRETİLİYOR, DÜNYAYA ULAŞIYOR
Sadece Türkiye’de değil dünyanın bir çok ülkesinde de Kevser Şekerleme’nin yer edindiğini dile getiren Mustafa Çeçen, ‘Ürettiğimiz ürünler 8 ihracat ülkesi olmak üzere memleketimizin 81 vilayetine ulaşmaktadır. Türkiye için önemli bir olay ise ilk Türk lokumunu Fas’a ihracatını gerçekleştiren firma olduk. Gümrük kayıtlarına göre Fas ülkesine lokum girişi hiç yapılmamış. Bunun bizim için ve ülkemiz için önemli bir olay olduğunu düşünüyorum. Ülkemizin tadını oralara taşımak bizim için onur kaynağı oldu. Öte yandan ülkemiz ve Konya'mız için önemli olan Mevlana şekerinin Nijerya'ya ihracatını gerçekleştirdik. Hatta bu ihracatımız bütün ulusal basında büyük yankı buldu. ‘Beyaz şeker siyah ülke ile buluştu’ gibi başlıklar atıldı. Bizim gayretimiz Konya'mız ve memleketimiz içindir. Konya'mızın yöresel ürünlerini üretmek bize gurur veriyor. Konya manevi başkent olarak bilinen kadim şehirlerdendir. Hz. Mevlana, dünyanın her yerinden Türkiye'nin her noktasından ziyaret kapıları açılıyor. Dönüş yolculuğu başladı mı elinde bir çanta dolusu Mevlana şekeri, hurma şekeri ve Konya sarması olarak bilinen Konya'ya özgü yöresel ürünler ile memleketine geri dönüyor ve götürdüğü ürünleri Konya’dan Kevser markası ile sevdiklerine ikram ediyor. Bu Kevser ailesi için bir itibardır’ dedi.
ŞEHRİN YÖRESEL TADI
Kevser markasının Konya’da yüksek oranda bilindiğini, şehrin yöresel tadını ürettiklerini belirten Çeçen, ‘Kevser Şekerleme’nin sloganı, ‘Konya'mızın yöresel tadı’. Bu slogan ağır bir slogan her firmanın kaldıracağı bir slogan değil. Hedeflerimiz büyük şehrimizde her nefes alan insanın Kevser markasını bilmesidir. Bu bizim için önemli bir konu ve bunu başarmamızı az kaldı. Konya’da yaşayan hemşerilerimizin yüzde 80’i Kevser'i bilmektedirler. Bu oran daha fazla olması için gayretimiz devam edecektir. Kırk beş tane bayimiz var. Bazı şehirlerde iki bayimiz mevcut. İhracat konusunda sekiz ülkeye ulaştık. Özellikle Fransa, Almanya, Nijerya, Fas ve Yeni Zelanda’da Kevser çok tercih ediliyor. Fas’ın ilk lokumu Konya’dan Kevser’in ürünüdür. Fas Cumhuriyeti hiç lokum görmemiş bir ülke. İlk defa lokumu Türkiye’den biz göndermişiz. Türk lokumu diye bir şey yok. Hatta bu basında da ‘İlk Türk lokumu Konya’dan’ diye yer aldı. İster istemez bunlar üç ay kadar bir süre beklettiler ülkeye aldırabilmek için. Lokumu bilmiyorlar, analizini yaptılar farklı bir ürün olarak algılıyorlar. Sonra içeriye aldılar ama üç ay gibi bir süre sonra. Yeni Zelanda’ya gemiler üzerinde iki ayda anca ulaştı. Türkiye’den tamamen uzak bir ülke, dünyanın bir ucu diyebiliriz ama oraya dahi gönderdik ve göndermeye devam ediyoruz’ ifadelerini kullandı.
HEM KALİTE HEM TECRÜBE
Gıda, özellikle de şekerleme sektöründe tecrübenin büyük önem taşıdığını dile getiren Mustafa Çeçen, ‘Merdiven altı tesisler kalmadı, iyi firmalar çıkıyor derler de öyle firmalar ister istemez hala var. Mevlana şekerinden örnek vereyim. Otuz-kırk bin lira maliyetle Mevlana şekerinin üretim tesisini kurabiliriz. Bu otuz-kırk bin lira bir araba niteliğini taşıyor. Arabasını satıp da ‘Ben Mevlana şekercisiyim’ diyebiliyor bazı insanlar. O yüzden yukarıda çalışan usta belli bir kıvama geldikten sonra aşağıya inip, ben artık bir işyeri açtım, açmak istiyorum konumuna geliyor. Merdiven altı konumunu da bu şekilde değerlendiriyoruz açıkçası. İster istemez bu kişi Mevlana şekerinin iki çeşidini çıkarıp piyasa sürüyor, yüzde 5 de olsa, 3 de olsa etkileyebiliyor. Kevser bu konuda yıllarını vermiş, otuz beş yılı ciddi bir yıl olarak görüyorum. Bu konuda otuz beş yılın önünde durabilmek kolay değil. Belli bir süre sonra yeni açan arkadaşlar kapatıp gidiyor. Kapatmasını da istemiyoruz, devam etsin istikrarlı olsun kaliteli yapsın istiyoruz. Ama tabi piyasamızın verdiği kötü şartlar onu kapatmayı gerektiriyor’ dedi.
‘ÜRÜNLERİMİZ TAMAMEN HELALDİR’
Ürünlerinin ‘helal’ olması konusunda çok hassas olduklarını dile getiren Mustafa Çeçen, ‘Gıdalarımızın hepsi helaldir. Helal noktasında ister istemez yurt dışından gelen ürünlerin kontrolünü iyi yapmam gerekiyor. Yurt dışından getirdiğim bir ürün varsa onu içine katıyorsam, analizini yapmam gerekiyor. Laboratuvarda analizini yaptıktan sonra ben hemşerilerime, Türkiye’ deki insanıma, Konya’daki insanıma yedirtiyorsam evladım da yemeli düşüncesiyle hareket etmem gerekiyor. Bizim ailemiz bu konuda gerçekten eğitim almıştır. ‘’Kendi evladına yediremeyeceğin ürünü üretme’’ hep bunu söylüyorlar. Elhamdülillah bu konuda da çok itinalıyız. Lokum; toz şeker, nişasta, su ve limontuzunun birleşiminden olan bir ürün. Tamamı helaldir, içerisinde gıda boyamız vardır. Bazıları derki gıda boyasının insana şöyle şöyle zararı vardır, hayır kesinlikle öyle bir şey yok. Devletin verdiği bir öngörü vardır, şu kadar atacaksın, şu miktarda kullanacaksın diye. Biz de denilen miktarda atarız. Fazlasına kaçmayız. Mevlana şekeri zaten yüzde yüz saf şekerden olan bir üründür, içerisinde hiçbir gıda maddesi barındırmaz. Barındırmadığı gibi böyle bir üründe Türkiye’ de yoktur, o kadar saf o kadar temizdir. Tamamı toz şeker, su ve sitrik asittir. Ürünler tamamen helaldir, bizde helal olmayan ürün diye bir kavram yoktur” ifadelerini kullandı.
HÜSEYİN KOYUNCUOĞLU / YENİ HABER GURME DERGİSİ